

Aslında herkes, ilgi çekici ana etkinlik olarak şehrin klasikleşmiş Liverbird'ü ile ilgili birşeyler beklerken, karşılarına dev bir örümcek çıkınca afalladı. Yüksek maliyetini başka yerlere kaydırıp, daha etkili ve kaliteli başka şovlar yapılabilirdi eleştirileri de yüksek sesle konuşuldu. Hatta bir örümcek severler derneği, "insanlarla örümceklerin arasını açıyor" diye protesto gösterisinde bulundu. Tüm olumsuz eleştirilere rağmen La Princesse dört günde 200 bin kişinin izlediği şovunu gerçekleştirdi.Albert Limanından şehre girdikten sonra bilimkurgu filmi atraksyonlarını şehir meydanında sürdürdü. Concourse binasına saldırısı görülmeye değerdi. İnanılmaz görsel efektleriyle izleyicilere kusursuz bir dev örümcek saldırısı yaşattı. Sağa sola fışkırtığı su ve ışık şovlarıyla gerçekten farksızdı. 4 günün sonunda Salthouse Limanına yıkanarak temizlenmek üzere çekildi ve burada söküldü. Geride bana önümüzdeki sene kültür başkenti apoletini takacak İstanbul'un hazırlıklarıla ilgili koskoca bir soru işareti bıraktı.
